22 Ağustos 2009 Cumartesi

Durdu



Sıkıştı ve sıkıştı. Dayanılmaz hale geldi. Çığlık atmak istedi. Kimse duymamalı ama. Farkına varsınlar bir şeyler olduğunun ama tam da anlamasınlar. Duyurmak yerine düşündürmek daha iyi. Düşünsünler ne olduğunu. Duymalarına gerek yok. Ne yaptık desinler. Neden diye sorsunlar kendilerine.

Yürüdü, yürüdü. Sıkıntı artıyordu gecenin göğsüne atılan her adımla. Gökyüzüne baktı. Gecenin karanlığına bekçilik eden dolunayı gördü. Gülümsedi. Çaresizliğiyle alay etti. Kendi yarattığı çaresizliğiyle.

Düşündü, düşündü. Düşünmemeliydi. Çığlık atmalıydı sadece. Kimse duymasın ama. Bilsinler bir şeylerin olduğunu ama duymasınlar neler düşündüğünü.

Köşeyi döndü. Gecenin bu saatinde kimseler yoktu sessiz ara sokakta.

Dinledi, dinledi. İçindeki sese kulak verdi. Bırak, diyordu. Neyi bırakayım, dedi. Düşünmeyi, dedi. Ben de istemiyorum ama elimde değil, dedi. Çığlık atmak istediği gün yüzüne çıktı yine. Nasıl kurtulabilirim bundan, dedi. Serbest bırak çıksın, dedi. Ama olmamalı, kimse duymamalı, dedi. Duysunlar nolcak, dedi. Anlamazlar, dedi. Anlamazlarsa nolur, dedi. Yargılarlar, dedi. Korkma, dedi. Düşünsene ama sonuçlarını, dedi. Düşünmeyi kesmeni söylemiştim, dedi. Yapamıyorum, dedi.

Sıra sıra park etmiş arabaların yanından geçti. Çökmüş yüzünü gördü, karanlıkta ayna vazifesi yapan otomobilin camında. Yoldan aşağıya iniyordu.

Hatırladı, hatırladı. Hatırladıkça kıvrandı, sıkıştı, daraldı. Aklına geldikçe yıkıldı, parçalandı, ağrıdı. Çığlık atmak istiyordu. Kimse bilmemeli ama. Napacağını biliyorsun değil mi, dedi. Evet, dedi.

İskeleye attı adamını. Koştu. Ve atladı.

Düştü, düştü. Battıkça serinledi. Çığlık atmalıydı. Ama atmamalı, kimse duymamalı. Kimse duymaz seni burada, dedi. Neden, dedi. Burada kimse yok da ondan, dedi. Çığlık attı. Attıkça rahatladı. Rahatladı ve gevşedi.

Battıkça çığlık attı, çığlık attıkça rahatladı.

Hiç yorum yok:


Get Music Tracks! Make Your Own!