19 Ağustos 2010 Perşembe

Merak Ne Güzel Şey

Bugün bir şeyi fark ettim de, ellerimiz kağıda benziyor sanırım. Hani avucumuzu açtığımızda bir sürü çizgiler falan görüyoruz ya, onu diyorum işte. Acaba elimizi sürekli açıp kapadığımız için mi oralar öyle kırışık kaldı, yoksa hep kırışıktılar da biz o sayede mi açıp kapatıyorduk ellerimizi. Bunu anlamak için yeni doğan bebek eline bakmamız gerek, kırışık var mı yok mu diye. Google'a yazsam çıkar büyük ihtimalle. Nihai sonucu öğrenmek bendeki bu merakı öldürecek ama.

Pek çok şey de böyle işte. Hatta hayat da öyle. Şimdi merak ediyoruz yer yer, lan acaba ileride ne acayip olacağım ha, diye. Ama bize gelecekteki hayatımızdan kesitler görebileceğimiz bir fırsat verseler, eminim hepimiz reddederiz. Ne anlamı kalıyor ki o zaman yaşamanın. Hayat üzerine yazıp büyük laflar postuna bürünmeye çalışan küçük düşünceler ileri sürmek değildi amacım. Hayat deyince öyle örneklendireyim dedim sadece.

Aslolan şudur ki; her şeyi bilmeye çalışmamak gerek. Nolan filmi gibi ucu açık kalsın bazı hayallerin, düşüncelerin, merakların... Siktiret, her şeyi öğrenme. Olduğu kadarıyla yaşa.


Get Music Tracks! Make Your Own!